segunda-feira, 30 de março de 2015

Türkiye

Resultado de imagem para BANDEIRA TURQUIA Resultado de imagem para SELEÇAO TURCA


5 milyon Euro istedi ama...


Izet Hajrovic istediğini alamadı.... Faiziyle birlikte 5 milyon Euro'ya yakın talep eden Bosnalı oyuncunun bu isteği FIFA Uyuşmazlık Çözüm Komisyonu tarafından reddedildi. Galatasaray, Hajrovic'e toplam 100 bin euro tazminat ödeyecek.
Sarı-kırmızılıları'ın eski futbolcusu Izet Hajrovıc'in FIFA nezdinde kulübe açtığı dava sonuçlandı. Galatasaray, Hajrovic'e yaklaşık 100 bin euro tazminat ödeyecek. 

Galatasaray Hukuk işlerinden sorumlu yönetim kurulu üyesi Ural Aküzüm, Izet Hajrovic'in FIFA nezdinde Galatasaray Sportif A.Ş'ye karşı açtığı 4 milyon 750 bin Euro tutarındaki davanın kararının tebliğ edildiğini söyledi.
Aküzüm, "Faiziyle birlikte 5 milyon Euro'ya yakın talebe karşın FIFA uyuşmazlık çözüm komisyonu Galatasaray'ın Hajrovic'e sadece 92 bin 500 euro tazminat ödemesine hükmetti. Buna ilaveten, oyuncunun bakiye alacağı olarak da 7.699 EURO gibi düşük bir rakam ödeyeceğiz. Burada Galatasaray'ın konudaki haklılığı net olarak ortaya çıkmıştur. Bundan sonra oyuncunun CAS'a gitme şansı olsa da, biz de Galatasaray olarak hukuken bu işin peşini bırakmayacağız. Neredeyse herkesin "kayıp" gözüyle baktığı 5 milyon Euro'ya yakın bir meblağ, Kulübümüzden çıkmayacak." şeklinde konuştu.

Geçen sezonun devre arasında İsviçre ekibi Grasshoppers'tan 3,5 milyon avro bonservis bedeliyle transfer edilen Hajrovic, daha sonra ödemelerinde gecikme olduğu gerekçesiyle sözleşmesini tek taraflı feshedip, bedelsiz olarak Almanya'nın Werder Bremen ekibiyle anlaşmıştı.

Milliler Lüksemburg provasında!

Türkiye ile Lüksemburg A milli futbol takımları, yapacakları özel maçla 7. kez karşı karşıya gelecek. İki ülke A milli futbol takımları arasında geride kalan 6 maçtan 5'ini Türkiye, birini Lüksemburg kazandı. Türk Milli Takımı'nın 11 golüne, Lüksemburg 5 golle yanıt verdi.
Josy Barthel Stadı'nda oynanacak karşılaşma TSİ 21.15'te başlayacak. İki ülke milli takımları arasında geride kalan 6 müsabakadan 5'ini Türkiye, birini Lüksemburg kazandı.
    
İkisi resmi, 4'ü özel, 2'si Türkiye, 4'ü Lüksemburg sınırları içinde yapılan karşılaşmalarda Türk Milli Takımı'nın 11 golüne, Lüksemburg 5 golle yanıt verdi.
    
Lüksemburg karşısında ilk maçı yitiren Türkiye, daha sonraki 5 karşılaşmadan galip ayrıldı.
    
İlk kez 1972 yılında karşılaşan ekipler, son maçlarını ise 2006'da Lüksemburg'da oynadı. Tarafların son teması olan 16 Ağustos 2006'da müsabakanın oynanacağı Josy Barthel Stadı'nda yapılan özel maçı teknik direktör Fatih Terim yönetimindeki ay-yıldızlı ekip, Fatih Tekke'nin golüyle 1-0 kazandı.
    
FIFA, mart ayı dünya sıralamasında Türkiye 594 puanla 56, Lüksemburg ise 209 puanla 136. sırada yer alıyor.

MUHTEMEL 11'İMİZ
Harun, Şener, Ümit, Ozan, Caner, Mahmut, Kazım, Mehmet Ekici, Hakan Çalhanoğlu, Arda ve Mevlüt

524. MAÇ OLACAK    
A Milli Futbol Takımı, Lüksemburg deplasmanda oynayacağı hazırlık maçıyla 524. karşılaşmasına çıkacak.
    
Türk Milli Takımı, 92 yıllık tarihinde 274'ü resmi, 249'u özel olmak üzere geride kalan 523 maçta 191 galibiyet aldı, 122 kez berabere kaldı, 210 kez de rakiplerine yenildi.
    
Ay-yıldızlı ekip 224'ü deplasmanda, 223'ü iç sahada, 76'sı da tarafsız sahada olmak üzere bu maçlarda toplam 692 gol attı, kalesinde 776 gol gördü.
    
A Milli Takım, bugüne kadar 84 farklı ülke milli takımıyla mücadele etti. Milliler, 523 karşılaşmanın 447'sini Avrupalılarla, 28'ini Asyalılarla oynadı, Amerikalılarla 23, Afrikalılarla 22, Okyanusya kıtası temsilcileri ile de 3 maç yaptı.

TÜRKİYE'NİN ÖZEL MAÇ KARNESİ
A Milli Futbol Takımı'nın 92 yıllık tarihinde oynadığı toplam 523 maç içinde 249'unu özel karşılaşmalar oluşturdu.
    
Milliler özel karşılaşmalarda 88 galibiyet, 66 beraberlik aldı, 95 kez de rakiplerine yenildi. Ay-yıldızlı ekip, özel maçlarda 314 gol atıp, 367 golü kalesinde gördü.
    
Türkiye, son oynadığı özel maçta 12 Kasım 2014'te İstanbul'da Brezilya'ya 4-0 mağlup oldu.

"Hiçbir zaman pes etmez"


UEFA'nın internet sitesinde, Galatasaraylı Sneijder'in Hollanda Milli Takımı formasıyla çıktığı önemli maçların incelendiği bir makaleye yer verildi. 30 yaşındaki futbolcunun tecrübesiyle genç takım arkadaşlarını yönlendirdiği, takımına liderlik yaptığı ve asla pes etmeyen bir karakter çizdiği belirtildi.
UEFA, Hollanda'nın 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2016) elemeleri A Grubu'nda Türkiye'yi konuk ettiği mücadelede milli formayı 112. kez giyen Galatasaraylı Wesley Sneijder'in kariyerinden bazı önemli maçları ön plana çıkardı.
    
UEFA'nın internet sitesinde yer alan haberde, Hollanda formasıyla 112 maça ulaşarak Frank de Boer'u yakalayan Sneijder'in üst düzey performansını sürdürdüğü belirtilerek, Galatasaray forması giyen 30 yaşındaki orta saha oyuncusunun milli takım kariyerindeki 5 önemli karşılaşmaya verildi.
    
İskoçya'ya karşı 2004 Avrupa Şampiyonası elemeleri play-off turunda 6-1 kazanılan maçta açılış golünü atıp 2 asist yapan Sneijder'in, 19 yaşındayken futbol dünyasının dikkatini çektiği belirtildi.
    
Avusturya-İsviçre ortaklığında gerçekleştirilen 2008 Avrupa Şampiyonası'nda, Hollanda'nın grupta 2006 FIFA Dünya Kupası şampiyonu İtalya'yı 3-0 yendiği karşılaşmada 2. gole imza atan Sneijder'in, yeteneklerinin yanı sıra hızlı ataklardaki becerisine dikkati çekildi.
    
Güney Afrika'daki 2010 FIFA Dünya Kupası yarı finalinde, evsahibi Brezilya karşısında 2-1 kazanılan çeyrek final maçında takımının gollerini atan Sneijder'in, Inter formasıyla sergilediği performansını aynı yıl milli takıma da taşıdığı ifade edildi.
    
Aynı turnuvada İspanya'ya karşı 1-0 kaybedilen final maçında, Sneijder'in Arjen Robben'i kaleci Iker Casillas ile karşı karşıya bırakan pasında kaçan gol, kupanın bir adım uzağında kalan Hollandalı futbolcunun kariyerindeki en önemli eksiklik olduğu hatırlatıldı.
    
Son olarak Türkiye karşısında sergilediği performansla, Sneijder'in eski hızından uzak olsa da genç futbolculara kaptanlık yaparak liderlik özelliğini ortaya koyduğu ve hiçbir zaman pes etmediği kaydedildi.

Tabela ve plan iyi son 10 dakika kötü


Deplasmanda (ne kadar kendisini geliştirirse geliştirsin) İzlanda’dan fark yemek başarısızlıktı. Ancak dün gece olduğu gibi (Robben’li ya da Robben’siz) ne durumda olursa olsun son Dünya Kupası’nın namağlup 3.cüsü Hollanda’dan deplasmanda puan almak başarıdır.

3. olup en azından play-off yoluyla tünelin ucundaki ışığa doğru yeniden umutları yeşertmektir. Skor bir yana, Abdullah Avcı yönetiminde yine Hollanda deplasmanında oynadığımız “o maç”tan beri milli takımın en akıllı oynadığı resmi maçtı.
Türkiye Milli Takımı tarihinin en başarılı 3 hocasından birisi olan Fatih Terim, İzlanda ve Letonya deplasmanlarında belki de kariyerinin en formsuz maçlarını oynamış, oynatmıştı. Dün gece ise Fatih Terim ve talebeleri özellikle zorunlu değişikliklere kadar taktik disiplin açısından formlarının zirvesindeydiler. Ozan-Mehmet Topal-Selçuk 3’lüsünden kurulu merkez orta saha kurgumuz, uzun süre top rakipteyken tempoyu düşürdü, top bize geçince Gökhan Töre, Burak gibi hızlı forvetlerimizi etkili kullanacak stratejiyle aniden direkt paslarla hızlandırdı. Rakibin topla oynamaktan çok oyalanmasına neden olan bu topsuz oyundaki doğru geometrimiz, rakibin ağır savunmasına karşı hızlı çıkıp sonuç almaya dönük başarılı bir A planıydı.
Hollanda ilk 20 dakikada topa % 81 oranda sahip oldu ama 2014 yazında Van Gaal yönetimindeki Hollanda’dan çok turnuvada oynadığı ilk maçta maçta fark attığı İspanya’nın yaptığı hatayı yaptı. Dün geceki Türkiye gibi gerçekten kompakt kapanıp açılan takıma karşı paslarınız temposuzsa isterseniz 500 tane yapın, bir işe yaramaz!
Hiddink, Bas Dost’u oyuna alıp İkiz Kuleler’e top şişirme C planına geçene kadar kalemizde çok az tehlike yaratabildiler. Onlarda da kaleci Volkan Babacan kariyerinin en etkileyici performansını sergiledi.
Attığımız golde Burak’ın fırsatçılığı kadar Gökhan Töre’nin tekniğiyle harmanladığı inatçılığı ve son 1 yılda çok geliştirdiği sağ ayağı başroldeydi. Mehmet Topal da sahanın en iyisiydi.
Ancak sakatlıklara sebep yaptığımız iki oyuncu değişikliğinden sonra gömülmeye başladık. Son 10 dakikada ise gereğinden çok fazla gömüldük. O kadar ki top değil Sneijder’a Hollanda’nın en zayıf halkası van der Wiel’a bile gelse golü yiyecek kadar aşırı gömülmüştük. Tabelaya bakınca gayet iyi skor ancak rövanşta Türkiye’deki Robben ve van Persie’nin oynama ihtimalini hesaplayıp sadece gruptaki şansımız açısından değil özgüven ve moral açısından da 3 puanla dönsek çok daha iyi olacaktı.
aliece.com'dan alınmıştır...

Nenhum comentário:

Postar um comentário